31 Aralık 2016

İstanbul

Bu gece kentin karanlık sokakları ıslak,
ağaçlar, rüzgara bırakmış kendilerini,
yıldızlar, bulutların ardına gizlenmiş,
şimdi hiç de sevilmiyorsun İstanbul...

Uyanık.

30 Aralık 2016

Yine

Yine dün gibi bir akşam bu akşam
Yine mesafeler yine uzaklar var ufukta
Yine duvarda ki saat hızla dönmekte
Değişen birşey yok hep hüsran yine hüsran...

Uyanık.

Can yakmak

Canın yanması için her zaman bir temasa gerek yoktur,
göremediğimiz can yakan şeyler de vardır. 

Bu tıpkı gece göremiyoruz diye güneş yok kabul etmek gibidir...

Uyanık.


Yeşilin tonu




Şu zamanda hangi tonu olduğu fark etmez yeşilin her tonuna hasretiz.

Kar beyaz da olmadı ki ortalık halen puslu gökyüzü çamur yeryüzü ve pis insanlar görüyorum.
Beyaz paklar mı bilmem ama yeşil huzur verir mavi gökyüzü dinlendirir ve en önemlisi renkli insanlar neşelendirir.  

Uyanık.

Korku




Korkuların gerçekleşme korkusu korkunun kendi halinden daha etkilidir,

Ölmek gibidir, ölen hissetmez ama ölüm korkusu daha şiddetli sarar benliği...

Uyanık.

Hırçın



Fırtına alışık bu mekana,
Fırtına yabancı değil bu bedende,
Fırtına hasret güneşli günlere...
Hep durgun gitmez bu hırçın deniz, kararmış bu gökyüzü,
Gürler haykırır yerinde duramaz taşmak ister hırçınlaşır
Tutamaz kimse yerinde korkutucudur hali başkadır çehresi...

Uyanık.

Keşke



Keşkeler bedenine, ruhuna ağır gelir ve geldiğinde öldürür.
Kaybedilmiş zamanın, içinden çıkılmaz alternatifleriyle boğuşmak zor iştir.

Varsayımlar birer kurt gibi beyninizi kemirirken olasılık uzmanı olursunuz ama bilemezsiniz ki hiç bişey hesap edildiği gibi gerçekleşmez ve umulmayan durumlar hayal kırıklıkları yaratır...
Keşke bir günü birkaç alternatif durumda yaşayıp hayatı görebilme imkanı olsaydı...
Bu düşüncede  bile keşkeler içinde kaybolmamak elde değil.

Uyanık.

Bir gün gelecek



Yazıyorum bunu bir kenara ve bir gün satır satır okuyacağım zaman da gelecek elbet.
İçimde birikmişlerimle içimden eksilenleri fark bile edemeyeceksin. Nelerin kıymetli olduğunu yokluğumda anlayacaksın ve yaşanmamışların acısını hissedeceksin yüreğinde... Yada hissetmeyeceksin, hatta umrunda olmayacak belki ve nelerden yoksun kaldığını bilemeden yaşayacaksın eksik ve noksan.

Uyanık.

Nasip



Nasibin neyse odur ama atlamak da gerekmez köprüden körü körüne...

Uyanık.

29 Aralık 2016

Rüzgar



Beklenen rüzgar da bir gün gelecek, tozu dumana katıp savuracak elinde avucunda ki değerli, değersiz herşeyi...

Bir umut bakacaksın kendi ruhunun yansımasına, kaybedişin bahanelerini ardı sıra sıralayacaksın kendine huzur bulmak için ama rüzgar huzurunu da savuracak. Öylece kalacaksın çaresiz,,, bunu unutma...

Uyanık.

Seni



Sana; senide anlatsam aynı göz, aynı kulak, aynı mantıkla sonuç değişmeyecek eminim...

Uyanık.

Kaldırımlar




Kaldırımlar, yağmur taneleriyle ıslanırken yüzüme savrulan damlaları hissedemiyordum. İçimin yangını geçmiyor ki...
Korkuyorum buna alışmaktan,
Korkuyorum alışkanlıklarımla yaşamaktan...

Uyanık.

Zaman



Saatin farkında olmak lazım. güneş kaç bin saniye uzakta biliyor musun ?

Uyanık.

Yol



Yolun nereye gittigine bile bakacak halimiz kalmıyor ki ayağımıza batan çakıl taşlarının acısından...
Hüzün kol geziyor damarlarımızda,
Eller boş,
Eller çaresiz,
Eller umutsuz...

Uyanık.

28 Aralık 2016

Asaf gibi


Yaşamak

Nabız atıyor ama bunu makinelerde yapabiliyor artık ve bitkisel hayata girmiş bir insan da yaşıyor,,, 
ne kadar yaşıyor deniyorsa...

Uyanık.

26 Aralık 2016

Sahte olmayan.

Sahte olmayan ilgiyi gördüğünde,
Sahte olmayan sevgiyi hissettiğinde zaten kaybetmekten korkmaya başlarsın. 
İyi şeylerin ömürleri ona duyan saygı kadardır. Ne kadar sahip çıkarsan o kadar senindir.

Senin gibi düşünmeyen insanlar zaten sahtedir ve uzak durulması gerekir...

Uyanık.

25 Aralık 2016

Geç kalmak.


Dünyaya baktığın o küçücük ekrandan herkese, herşeye ulaşmaya çalışırsın ama orda geçirdiğin zaman da, ne herşeye yetişirsin ne de tam olursun. Kendi fikirlerin bile filizlenemez kuklaya dönersin.
Dönüp baktığında hayatında sanalsız boş çerçeveler olduğunu görürsün. Zaman akmış, yaşadığın hayatın; boş duvarlar gibi, sancılı hastanın göz yaşı gibi, paramparça olmuş kalpler gibi olduğunu görürsün. Üzülürsün belki ama üzüldüğünle kalırsın...

Uyanık.

21 Aralık 2016

Değer




İlla ki yolunda yalnız gitmene müsade etmeyecek insanlar olacaktır.
O yüzden ya eşlik edeni bulman gerek , ya da taşıdığına değecek olanı...

Uyanık.

19 Aralık 2016

Anlar




Herkes anlar bir gün uzaklara neden bakıldığını,
Durduk yere kaybolup gidişlerin derin anlamını,
Aldığın kokunun benzerliği ve burnunun sızlaması,
Dolan gözlerin, bogazında ki düğümlerin nedenini...
Ancak yaşayan anlar...

Uyanık.

13 Aralık 2016

Nerde


Nerde öyle önemseyecek birisi
Nerde öyle zaman ayiracak bir kişi

Bize ancak işim var diyen rast gelir...

Uyanık.


12 Aralık 2016

Giden otobüs

Senden öte bir yol yoktu ki otobüs gitsin 
senden öte bir yeri gösteren cam bilmiyordum ki
Sen kaçırmak istemediğim bir hayattın benim için
Şimdi yolları kendim döşüyorum ilmik ilmik 
Her yeri camlarla dolduruyorum senden öte
Kaçan birşey yokmuş aslında hayatımdan
Ben seni meğer hiç yakalayamamışım ki...

Uyanık.

Zor dönem




Sudan çıkmış balığa dönmek diye bir deyim vardır ya işte öyle,
hiç tatmadığım bir duygu bu, hüzünlü ama bir o kadar yoğun...
Zor bir dönem, peşinden koştuğun duyguların nihayetinde, istenmemek, ötelenmek, değersizleşmek ve bunu bile bile kabul etmek mi ? yoksa kendin olarak yaşamak mı hayatı ?
Kısaca karar alma kısmı en zor olanı, sonra kendi içinde bitmeyen bir döngüyle istişare, sonra karar verememenin acısıyla senin için verilmiş kararı kabullenme, sonra nasıl böyle kabul edildi, nasıl böyle karar verildi diye düşünme, sonra değersizlik hissi ve bunu kendine yedirememe, sonra dünyada bir yere sahip olmadığını hissetme, sonra evrende sesinin duyurulamaması, sonra terkediş, sonra bitiş, dökülen yaşlar, belirsizlik, yok oluş...
Sonraların arkası kesilmez gibi hep bir belirsizlik hep bir muamma içinde zaman.
Bir kaos yaşanıyor tabiri caizse...
İhtiyacın olduğunda yanında olmayan, senin için çok değerli kimselerin hayatına devam ederken;
sanki herşey mükemmel devam ediyor da hiç birşey yokmuş gibi,
sanki seni bunca zaman bilmemiş, görmemiş, hiç tanımamış gibi,
sanki gitmeni bekleyen mesaisini bekleyen liman görevlileri gibi,
sanki güldüğünde gözleride hiç gülmemiş gibi,
sanki yürürken yüzüne hiç yağmur değmemiş gibi,
öyle boş, öyle yalnız, öyle yılgın bir halde kalıyorsun ki...
Çaresizlikten sudan çıkmış balık misali çırpınıyorum son hamlenin son anın gelmesini beklemekten başka elden birşey gelmiyor...

Uyanık.

Yanlış anlama

Bir hava meydanının bekleme salonunda genç bir bayan uçağına binmek üzere bekliyordu.
Uçağın hareketine saatler olduğu için zaman geçirmek amacıyla bir kitap ve bir paket küçük kurabiye satın aldı.
dinlenmek ve kitabını okumak için VIP salonunda bir koltuğa yerleşti.
kurabiye paketinin durduğu sehpanın yanındaki koltuğa bir adam oturdu dergisini açıp okumaya başladı.
genç kadın ilk kurabiyesini aldı.adam da bir tane aldı.bayan çok rahatsız hissettti kendini ve "sinir şey havamda olsaydım bu cüretinden dolayı onu yumruklardım"diye düşündü.
bayan bir kurabiye alıyor adam da bir tane alıyordu.çıldıracak gibiydi bayan ama olay çıkarmak istemiyordu.
nihayet son kurabiye kalınca küstah adam şimdi ne yapacaksın diye düşündü.
adam son kurabiyeyi aldı,onu ikiye böldü ve bir parçasını kadına verdi.Aaaa!bu kadarı da fazla çok öfkelenmişti.kadın sinir içinde kitabını ve diğer eşyalarını alıp fırtına gibi giriş salonuna oradan da uçağın içine yöneldi.
uçakta koltuğuna oturdu.gözlüğünü almak için çantasını açtı. ne görsün! kurabiye paketi açılmamış olarak orada duruyordu.
çok utandı çok büyük bir yanlış yaptığını anladı.kurabiyelerin paketini açmadan çantasına koyduğunu unutmuştu.
adam kendi kurabiyelerini hiç sinirlenmeden,yüksünmeden kadınla paylaşmıştı.
kadın kurabiyelerinin paylaşıldığını düşünerek çok sinirlenmişti.
VE şimdi bu durumu açıklama gibi bir şansı yoktu.özür dileme gibi bir olanığı da yoktu.
telafi edemeyeceğimiz dört durum vardır...
taş .....atıldıktan sonra
söz......ağızdan çıktıktan sonra
fırsat.... kaçtıktan sonra
zaman...... geçtikten sonra
GERİ GELMEZ.....

Pişmanlık

Gün gelecek, an gelecek, ah edeceksin
belki geri dönmek isteyeceksin ama
Geride kimsenin kalmadığını gördüğünde
Pişmanlığın en büyüğünü göreceksin...

Uyanık.

11 Aralık 2016

Yanıyor

Söylenecek çok şey olsa da bunu anlayacak olmaması en büyük dert...

Uyanık.

10 Aralık 2016

Ozlemek...

Sonbaharın soğuğu içime işliyor,
Baharı bekliyor hüzünlü topraklar...

Uyanık.

09 Aralık 2016

Vefasız



Özledim bile diyemiyorum ki sana
İçimden gelmiyor merak etmemek
Bunu anlayacak bir kalp kalmamış gibi
Seni yok sayamıyorum senin gibi
Senin gibi boşveremiyorum ben
Uzak değil vereceğim karar elbet,
Bilmeyeceksin, bilemeyeceksin hiç
Yarım bırakıp gidince nasıl olduğumu...

Uyanık.

Tükeniyor


Umutlar da tükeniyor elbet
Ömür gibi
Yol gibi
Kahve gibi
Yar gibi...

Uyanık.

08 Aralık 2016

Hasret



Dünden ne farkı var ki bu soğuk sabahın? 
Takvimden bir sayfa tarihten bir gün sadece
Bir miktar tecrübe biraz yaşlanma olsa da
İçimde ki hasret ve özlem katlanır hat safhada... 

Uyanık.

05 Aralık 2016

Kader.



Binlerce tesadüfün birleşmesi neticesi hasıl olur aslında,
Hedefe odaklanmışsa eğer güneş; doğmaya elbet müktedirdir.
İş olacağına varır, zamanı gelir kalem yazmaz, rüzgar esmez olur.
Ne kadar dirensen de fark etmez, yazılmışsa yazı kaçamazsın ki...

Uyanık.

Sen

Sen...
Tüm yapraklar yere döküldüğünde tonunu kaybeden renksin...

Sen...
Tüm yollar son bulduğunda geriye kalan çaresizliksin...

Sen...
Tüm sigaraları bitmiş bir tiryakinin kriz sebebisin...

Sen...
Tüm sicak yaz günlerinden sonra gelen sonbaharsın...

Sen...
Tüm şarkılar bittiğinde geriye kalan sessizliksin...

Sen...
Tüm umutlar suya düştüğünde dökülen gözyaşısın...

Sen...
Tüm sınavlarını kaçıran bir öğrencinin yok olan geleceğisin...

Sen...
Tüm ışıklar söndüğünde şehire çöken yalnızlıksın...

Sen...
Tüm kahkahalar son bulduğunda içe dolan hüzünsün...

Sen...
Yolun sonuna ulaşmış bir trenin artık çıkmayan dumanısın...

Sen...
Tüm uykusuz aşıkların kaybettiği rüyasın...

Ve sen...
Bembeyaz bir intiharin arkasinda gizlenen, simsiyah bir cinayetsin.


Uyanık. 



2 cümle alıntıdır.

28 Kasım 2016

Hasret




Yeşilin gölgesi de kalmadı sonbaharın son günlerinde
yağmurlar soğuğu da getirdi hasretiz şimdiden bahara...

Uyanık.

24 Kasım 2016

Hissetmek



Ilık bir havada yürümek gibi bazen
Gözün gördüğü, kulağın duyduğu değil
Hissetmek...
Yüreğinde vaktin dolmamışken
Hissedebiliyorken,,,

Yaşarken...

Uyanık.

22 Kasım 2016

Dertler




Gökyüzüne bakar bir sigara daha yakarsin,
Dumanını yavaş yavaş rüzgara katarsın
Bir miktar derdini de eklersin hatta üzerine,
Sanma ki uzaklar yakın olur öyle mahsun bakarsın,

Sigara içmiyorsan; işte o zaman derdinle başbaşasın...

20 Kasım 2016

Kayboluş




Aylarca kürek çekersin akıntıya doğru,
Kaynağa ulaşamayacağını bile bile
Ve küreğin kırılır bir gün ansızın
Sonra başladığın yeri bile özlersin...

Gidemezsin bir adım ileri artık
Yolun kapanmıştır, kapatılmıştır
Elinden bişey gelmez beklersin
Alışmayı, kabullenmeyi öğrenirsin

Uyanık.

19 Kasım 2016

Papatya




Farklı zamanlarda, farklı koşullarda ve farklı yağmurlarda kalan,
Yeşil yapraklarıyla beyaz papatyalara benzeyen insanlar var...
Sevilip sevilmediğinin merakında olanlar için
Hoyratça parçalanmayı bekleyen insanlar var...

Uyanık.

Bugün




Tarihin kayıtlarda yer alması sağlanmalı bu gün,
Bugün güneşin gözleri kamaştırmadıgı bir gün
Bugün rüzgarın istediğimiz gibi esmediği bir gün
Bugün neşeyle öten kuşların artık ötmediği bir gün
Bugün nefes almanın mecburiyetten oldugu bir gün
Bugün dinlenilen şarkıların anlamını yitirdiği bir gün
Bugün uykuların kaçtığı kabusların başladığı bir gün
Bu gün hayatımızda gelmesini istemediğimiz bir gün
Bugün neşeyle gülmenin anlamını yitirdiği bir gün
Bugün huzurun kaybolduğu elimizden alındığı bir gün
Bugün içimizdeki derin hasretlerin başladığı bir gün
Bugün saatlerin değerinin artık önemsiz olduğu bir gün
Bugün yalnızlığın herşeyden daha kesin olduğu bir gün

Uyanık.

17 Kasım 2016

Azizim



Kırıyorlar azizim insanı, hiç acımadan kırıyorlar hemde,
İsteğini öldürüyorlar, uykusunu çalıyorlar düşünmeden,
Üzüyorlar azizim insanı, hiç zorlanmadan kolayca hemde,
Canını alıyorlar, şevkini kırıyorlar, çok ustalaşmışlar azizim...

Uyanık.

15 Kasım 2016

Gölge




Koşmakta bir eylem nihayetine uzaklaşmak, kaçabilmek,
Güneşi peşine takıp hızla alabildiğince uzaklara gitmek,
Maalesef gölgenin peşinde olmak onu hiç geçememek...

Uyanık.

Çığlık



Gecenin sessizliğinde, içimde ki çığlıklar;
En büyük, en yakın ama bir o kadar uzak olan dolunaya yükseliyor...
Yalnızlığıyla başbaşa, bir başına... 

Uyanık.

11 Kasım 2016

Sığınak



Bir nefes bir ses kara bulutların ardından güneşin doğması
bır umut bir rüya kabuslardan sonra güvenli bir sığınak...

Uyanık.

08 Kasım 2016

Zaman



Degişiyor zaman, değişiyor insanlar dünden bugüne
Ne zaman benim umrumda ne de ben zamanın
Ne dünler benim umrumda ne de olmayan yarınlar
Umrunda olmayanlardan öğrendik maalesef umarsızlığı...

Dert bulmak kolay derdin yanına mutluluk mu gerek
Hüzünlerin kimde saklı olduğunun bilmeye ne gerek
Ağaçlar kuşlar böcekler kendince uçan kelebeklerle
Bu esen rüzgar yalnız esmiş gönlüme kime ne desek...

Uyanık.

Sarı yapraklar



Ceketini değişirsin sonbahar gibi çıkartırsın yavaş yavaş
Ceplerinde birikmiş kuru sarı yaprakları saklasın bahar için
Güneş yüzünü gösterir bir gün, ama onları yeşertemez
Yeni tohumlar olmadan yeni umutlar hiç büyütülmez ki...

Uyanık.

05 Kasım 2016

Mutluluk



Sanki savaştan çıkmış gibi topal, çolak, başı sargılı artık mutluluk,
Herkesin önem vermediği, kör insanların hunhanca yaraladığıdır mutluluk,
Sahteciliğin, hainliğin hançerle dolaşıp sürekli yaraladığıdır artık mutluluk,
Sözlerin samimi olmadığı, yalanların öldürücü çamurunda boğulandır mutluluk...

Uyanık.

Tahammül



Tahammülümüz yok belki yaşadıklarımızdan, belki de yaşayamadıklarımızdan... ama şu bir gerçek ki kestirip atmak hiç bir zaman çözüm olmamıştır...

Uyanık.

03 Kasım 2016

Sınır



Bir insandan çalınabilecek şeyler sınırlıdır. Hayallerini yıkar, zamanını çalar, umutlarını alırsın ama geceyarılarına dokunamazsin...

Uyanık.

Kuzey rüzgarları




Güneşli ve ılık bir bahar gününde hafif esen rüzgar,
Rüzgarda uçurtma uçuran çocuğun hayali var.
Baharda serinleten kuzey rüzgarları yine esiyor,
Aynı esinti, aynı vadide ama bu zamanda üşütüyor.

Sararan hazan yapraklarına dokunurken kırılıyor,
Gelmişse son bahar kırılan sadece yapraklar olmuyor...  
 
Uyanık.

29 Ekim 2016

Gidişin izleri



Hiçe saymak bir eylemdir,
yok saymak bir kalkışmadır,
önemsememek değer vermemektir,
umursamamak boş vermektir,
Genel olarak bu artık sen kimsin demekten başka birşey değildir...

Uyanık.


27 Ekim 2016

Keyif



Keyfin de bir bildiği vardır elbet
Benim gibi senin gibi onun gibi
Zorlasan da olmaz çoğunlukla
En nihayetinde son söylenen sözdür... keyfin bilir.

Uyanık.

Kırılmak



Mavinin aslında mavi olmadığını öğrenirsin bir gün,
Parçalanmış cam kırıklarını karıştırırsın ellerinle,
Sabahı beklersin, güneş umudun olur son çare ama
Yollar çıkmazlarda, doğruların yanlışlarda kaybolur...

Uyanık.

25 Ekim 2016

Beklentiler



Senin de beklentilerin var elbet, olmasını istediklerin,
Her paketten çıkmasını istediğin umut ettiklerin,
Zamanın sildigi anıların, yitip giden güzel hayallerin,
Elinden birşey gelmezse kadere yüklenir tüm sebeplerin...

Uyanık.

24 Ekim 2016

Olmayan son



Cümleden sonra ki nokta,
duadan sonra ki amin,
gün sonunda kaybolan güneş,
ayrılırken yapılan veda
Asla bir son degildir...

Uyanık.

23 Ekim 2016

Bazen



Anlayamazsın bazen, gördüğün kişinin hayatına nasıl yön vereceğini,
Anlayamazsın bazen, zaman hızla akarken seni nasıl tükettiğini,
Anlayamazsın bazen, görmediğin, dokunamadığın, engel olamadığım duyguları,
 Geç de olsa anlarsın bazen, herşeyin boş, sadece sevginin çok değerle olduğunu...

Uyanık.

22 Ekim 2016

İfadesizlik



Kendini ifade etmek şöyle dursun buna imkan bile bulmak zorlaştı, o bakımdanan çok da şey etmemek lazım anlayacağınız...

Uyanık.

20 Ekim 2016

Veda




Kar tanesine döndük eriyoruz daha kış gelmeden
Görmez bu yürek yeni bir yaz bu yorgun bedende
Artık vapurlara el sallar zamanı tüketiriz bizde...

Uyanık.

Yormadan

Gitmek gerekti yormadan
Sormadan
Yok olmadan...

Uyanık.

Belki

Belki bir daha güzel hayaller kurmayacağım mutluluk kelime anlamıyla sadece 3 hece den oluşan bir kelime kalacak hayatımda
Ama sen,
Ama sen,
Ama sen,

Üzdün


Sevmeli insan



Huzur içinde olmalı insan, kendine yalan yanlış bahaneler üretmediği anlar olmalı. Aynaya baktığın zaman gerçekleri paylaşabilmeli benliğiyle ve yüzünü görebilmeli tüm netliğiyle.
Maskesiz olmalı çevresine ve hatta kendine dahi iki yüzlü davranmayacak kadar dürüst olabilmeli insan. İki yüzlü olmadığı kadar ruhuna da sadık olabilmeli ve bu bilinci taşıyabilmeli.
Gülebilmeli, samimi resimler de sahte poz vermeden içide gülmeli, ruhuda neşeli olmalı kıpır kıpır.
Önce kendi içinde inanmalı kendine sonra çevresine saçmalı neşesini, huzurunu, mutluluğunu. Kendi beğenmeli önce giydiklerini, neşesini aktarmalı kıyafetlerine yakıştırmalı, hoşlanmalı renklerinde mutluluğu yakalamalı en safından.
Geride kalanları unutmamalı aklının bir yerinde rahmetle anmalı sevdiklerinin ve sevgisini beslemeli, yad etmeli gidenlerini. Güldü mü gülüşünden mutlu olan dostları da olmalı elbet. Başı sıkıştığında, dertlendiğinde yanına koşacak, sebepsiz ve bahanesiz yanında kalacak dostları olmalı insanın. Vefa ya sırt çevirmemeli dostlarına sevdiklerine canını hiç düşünmeden verebilmeli insan.
Sorduğu sorunun cevabını alamasa da sorabilme gücünü bulmalı insan, cevapların ağırlığında ezilmeden. Bazen cevaba bile gerek duymamalı boşta kalan sorularının gidişine bakarken.
Herşey mükemmel değil elbet eksiklikler hep olacaktır, varsın olsun hayatında mutluluğuna gölge düşürmesin bu nedenler. Ellerini, ayaklarını, aklını kullanmalı özgürlüğün en önemli kanıtına şükretmeli. Ya onlar olmasalardı ya o  onların farklında olmasaydı ...
Sahip olmalı, hiç istemediği kadar istemeli kendisine mutluluk veren herşeyi. Sahip kalmalı sonuna kadar mücadeleci olmalı kalbini saranı ucundan değil tuttu mu bırakmamalı tutanıda yormamalı insan...
Sevmeyi bilmeli insan, yaşadığının farkına varmak için. Evini, işini, yolunu kalemini sevmeli, sevgiyi her yerde bulmalı. Bir şarkıda, bir kitapda bir kuşun kanatlarında bulmalı, baktığı, gördüğü her yerde hayatına anlam katmalı insan.

Sevdiği kadar yaşamalı, yaşadığı kadar sevmeli insan...

18 Ekim 2016

Sır


O büyük sırrını öperim
Bir hazine gibi üstüne titrediğin
İçindeki güneşini duygularının
Geceye düşen o çiy tanelerini..

Beğendiğim bir dize Şükrü Erbaş teşekkürler...

Biter



Biter elbet günler aksam olur,
haftalar son bulur,
aylar çabuk biter,
yıllar hızlı geçer,
hersey biter nihayetinde,
eninde sonunda duygular da son bulur...

Uyanık.

15 Ekim 2016

Sebep





Sebebini sormazsın, yağmurun elbet yerle buluşmasında,
Neden aramazsın, gecenin vakti gelip hava karardığında,
Hesap sormazsın, kendini her konuda yargılayamadığında,
Değer katmazsın, vefaya gerçek anlamını sunmadığında...

Uyanık.

14 Ekim 2016

Gül



Gül gülüm, gül yüzün hep böyle gülsün,
Gül gülüm, gül yüzünde güller büyüsün...

Uyanık.

Solar



Gün akşam olur,
akşam geceye uzanır,
gece umutla dolar,
umutlar da elbet solar...

Uyanık.

11 Ekim 2016

Tekrarsız



Satır satır okur gibi yaşarsın her türlü hayatını,
Anlamadığın yerleri tekrar etme şansı olmadan...

Uyanık.

10 Ekim 2016

Özlem



Dün gibi yağmurlar olsun bulutlar insin yeryüzüne
Yıkasınlar her şeyi yeniden
Temiz bir sayfa temiz bir gün,
Anılar da kalsın aklımız rahatlasın
Zaman herşeyi unuttururken
Bende ki artan bu özlem niye...???

Uyanık.

08 Ekim 2016

Boş

Boş kutudan çıkan ses gibi boş beyinlerden çıkan sesler,
Kaçmak istiyor insan seslerin olmadığı uzak diyarlara...

Uyanık.

Zamanla anlamak



Zamanla anlar insan; bitmeyen zamansız dertlerini,
Güneşin doğuşu, batışı değildir hep orada oluşunu.
Günlerin, haftaların, telafisi olmayan geçen anların,
Sararmış yapraklara takılıp rüzgarlarla savruluşunu...

Uyanık.

Telafi

Kayıp zamanların telafisi olmaz...

Kaçan vapur gibi, geçen ömür gibi
Pişmanlığın geçmeyeceği durumlar
Çaresizlik
Bir tutam umut
Haykırış
Önemsemezlik

Sessizlik
Derin düşünceler,
Karar...

Uyanık.

07 Ekim 2016

Mucize

Güzel olmasını dilersin ama dilemekle kalırsan güzel olmaz ki.. 
Bunun için adım atmakla başlamalısın haydi bir mucize yarat.

Uyanık.

06 Ekim 2016

Eylem

Kendi doğrularıyla, haklılığıyla yaşayan bir insana maalesef senin doğrularını kabul ettirmen çok zor bir eylemdir...

Uyanık.

Sonbahar

Sislerin arttığı, yolların belirsizliklere ilerlediği günlere geldik
Sonbaharda esen rüzgarın kurumuş yapraklarda ki sesleri
yılın sonu yazın sonu nefesi aldığın hayatının yaklaşan sonu
Hep bir yokoluşlar zenciri içimizi karamsarlaştırıyor maalsef...

Gizli

Herkesin kendi içinde ara sıra dolaştığı gizli bir odası,
Ve gözünü kapatınca üzerinde uyuduğu bir koltuğu vardır.
Kimseye anlatamadığı, anlatmadığı, sakladığı, gizemli,
Anıları, umutları, hayalleri, yaşamak istedikleri elbet vardır.

Eylülde kelebek

Son günüydü bugün küçük kelebeğin,
Farkında değildi belki mavi kanatlarını umutla çırparken
Birkaç gündü kısa ömrü ne yaşadıysa minik hayatında
Gidiyordu eylül gibi ama o bir daha geri gelmeyecekti.

05 Ekim 2016

Şahit

Vadinin sonunda ki küçük tepede gözlerim,
Güneş; yorgun güne son ılık bakışını atıyor.
Kızıla boyanmış gökyüzü hüzün bulutlarında
Bu manzaraya hayranlıkla bakmanın yanında
O bakışlara şahit olmak ta değerlidir tadında...

Giden

Giden zaman da gidiyor işte bazen boşa, bazen hoşa elbette kiminle olması önemli ve zamanı değerinde kullana bilene...

04 Ekim 2016

Rahat ve huzur

Saatin her saniyesi;

deprem gibi,
fırtına gibi,
sel gibi yıkıp geçiyor sanki,
Ne durduracak gücüm var ne de takatim
sanki yıkmasını bekliyorum iç duvarlarımın
artık son bulmasını
nihayete ermek
kurtulmak
rahatlamak
derin bir nefes almak
huzur bulmak istiyorum
bu yıkacaksa da yıksın
huzur olsun
kafam rahat olsun
kabuslar sona ersin artık
uykularım olsun
hayallerim bile düzelsin
istiyorum
saatler saniyeler dursun
kafam rahat olsun

Selam

Artık gölge bile yok güneşe selam olsun...

Zaaf

Tahammül etmek karşındakinin zaaflarını öğrenen kadardır.

Devir

Zamanla aynı kalan insanları mumla bile bulmak güç bu devir de

Son

Her cümlenin bir sonu her kitabın bir sonucu elbet vardır.

Umursamaz

Alıştıkça umursamazlığı artıyor bazı insanların ve değişimi fark etmemek imkansız elbette

02 Ekim 2016

Ben istersem

yürüyebilirim,
tebessüm eder belki gülebilirim de
hatta denize bakar bir melodiyi dilime dolar uzaklara dalabilirim de.

Isı kaynağı

Güneşin de her ışığına sahip olmalı mutlaka
çünkü yokluğu en cok özlenecek ısı kaynağı.