27 Eylül 2017
Güzel
Güzel bir gün bugün
Parçalı bulutlar yağmur var uzaklarda
Esen serin hava sonbaharın habercisi
Arada patlıyor flaş gibi yıldırımlar
Güzel bir gün bugün
Herşeye rağmen görebilmek güzeli
Soğuğa rağmen hissedebilmek sevgiyi
Karanlığa rağmen aydınlığınla mutlu olmak
Güzel bir gün bugün seninle güzel...
Uyanık.
26 Eylül 2017
Hüzünler
Yorgun benlik, yorgun sesler, ifadesiz bakışlar, ilgisizlik,halsizlik.
Bazen insan herkesin sevgiyle baktığı bir yıldız olmak ister, uzaklarda...
Yakınında olup çevresinde ki insanlara hayran hayran bakışlarını görmektense uzakta olup varlığıyla mutlu olabilmeyi ister insan.
Görmezden gelinmeyi umursanmazlığı yaşamamış olur böylelikle...
Uyanık.
25 Eylül 2017
Karamsar
İnsan kaybettiğinde üzülüyor elbet ancak kazananın hak etmediğini bildiginde daha çok üzülüyor...
Kendini ifade edememek, çaresizlik, değiştirememek elinde olmayan şeyleri,
İçi karamsarlaşıyor insanın...
Uyanık.
21 Eylül 2017
Kaçamıyorum.
Gönlüm demir atmış bilinmeze, puslu camlardan, yosun tutmuş suyundan, küf kokusundan kaçamıyorum...
Huzur gerekli ama beklediğim yerde yetişmiyor umutlar,
Ulaşamıyorum beni alıp götürecek geminin limanına,
Ayaklarım prangalı, gözlerimde kara şeritler,
Bekliyorum
Son nefesi, son bakışı, son sesi, elbet herşeyin bir sonu gelecek...
Uyanık.
19 Eylül 2017
imkansızlık
İçinden geçen ama söyleyemediği şeyler ne kadar ağır geliyor insana...
Çaresizliğin en koyu halidir bu, elindeki imkanlarla imkansızı yaşamak
Gözlerini kapatıp yolunu bulmaya, yürümeye, koşmaya çalışmak...
Uyanık.
#Varlık
Yasıtılamayan şeyin varlığını ispat etme gereksinimi bulunmaz...
Vermeden alamazsın sevgiyi belki iyi bir anne olmadıkça
Vermeden alamazsın ilgiyi belki iyi bir sevgili olmadıkça...
Uyanık.
18 Eylül 2017
Mesul
İçinden geçen ama söyleyemediği şeyler ne kadar ağır gelir insana...
Bu duırumda bırakma bir insanı, bu durumda kalmasına vesile olma, asla.
Ahı kalır, gönlü kalır, diyecekleri içinde kalır, sorumlu olursun, mesul olursun...
Uyanık.
15 Eylül 2017
Eylül
Eylül; hüzünlerin ayı,
Eylül; dertlerin ayı,
Kararların acımasızca verildiği,
Çıkmazların daha da çıkmaza saplandığı bir ay
Bir dönüm noktası, bir yol ayrımı bu ay...
Eylül; yalnızlık ayı,
Eylül; kimsesizlerin ayı,
Elveda ile merhabanın ortak olduğu,
Nefretle sevginin harmanlandığı,
Neşeyle hüznün dans ettiği,
Gitmekle dönmek arasında
Mavi ile yeşil renklerinin içinde
Ama çoğunlukla sarının gölgesinde
Arada serin, arada sıcak esen
İnsanın içini yakan rüzgarda,
Haykırmakla susmanın tezatlığında,
Toplamayla çıkarmanın sağlamasında,
Uçmakla yüzmek kadar özgür
Bir o kadar kelepçelenmiş mahkum,,,
Nihayetinde;
Kaybolmanın eşiğinde
Yıkılmışlığın içinde
Melodilerin ritminde
Gözyaşlarının eşliğinde
Can sıkıntılarıyla beraber
Kendini bulma adına
Yaşadıklarını sindirme adına
Anıları hissederek
Adımlarını süreyerek
İstemeden de olsa
Sessiz patika bir yolda
Oturduğun banktan kalkıp
Dönüp ardına bile bakmadan
Gitmek, gidebilmek gerek...
Uyanık.
12 Eylül 2017
Bencillik
Farkettim ki bencilliğin sınırı yok...
Yapayalnız kalıyor insan kendini düşünen bencil egoist bir yağının harabelerinde, nereye baksam; kaçma hissi doluyor birkaç nadide insan haricinde, onlarda olmasa yaşamak anlamsız olacak şehirde, bu çevrede...
Uyanık.
10 Eylül 2017
Güneş
Yığılıp kalır dağ eteklerine
Bizim gibi çeker mi acı ?
Her akşam kanlar içinde
Karanlığa karışan
Olmayan merhabası
Bu gidişin ardından,
Güne son veriş
Bir bitiş midir ?
Hayat güneşle mi başlar
Yoksa gün karanlıkta mıdır
Doğum sancısını çeker bulutlar
Yoksa geceyle mi hayat başlar,
Güneş mi katleder geceyi,
Gece mi güneşi saklar
Kim bilir, kim ne bilir ???
Eller boş uzanamazsın
Dokunamazsın uzak kalır
Sessizce göçer
Karanlığa karışır
Sadece bakar kalırsın
Kucaklarsın yokluğu
Yansımalarda kalır gözlerin
Dün gibi, dünler gibi
Yarın olacağı gibi...
Hayaller susar mı ?
Geleceğe adanmış.
Umutlar yaşar mı ?
Biter mi varoluşlar,
Hisseder mi herkes,
Yalnızlığın melodisini...
Ahengi kaybolmuş dallarda
Ritmini kaybetmiş yapraklar
Eylül hüznünü yaşarlar...
Mavi deniz karanlığa bürünür
Birkaç dalga daha eşlik eder
Ve diğerlerine karışır.
Köpükler göz yaşı
Dövdükçe kayalıkları
Dinmez, dindiremez
Çaresiz yazgıyı
Diner mi bu gece
Biter mi bu hasret
Kanlı başlayan gece
Yine kanlı sona erecek.
Kızıla susamış gökyüzü,
Doymak bilmez bir cani
Dün gibi, dünler gibi
Yarın olacağı gibi...
Uyanık.
08 Eylül 2017
Pişmanlık
Zamanı değerlendirmediğin her anın pişmanlığını çekmek ne kadar da kötü...
En çok da bu üzer insanı, yerine konamayacak, telafisi olmayacak bir durumdur maalesef. Yaşıyor herkes kimi o anı kimi kaybettiği zamanda yapamadıklarının pişmanlıklarını...
Uyanık.
06 Eylül 2017
Şiir
Şiirin saati yok ama neden gece daha bi yoğun olur duygular hele ki aylardan Eylül ise...
Uyanık.
04 Eylül 2017
Saçmalamalar
Kuşku denizinde boğulmak
Varsayımlar, ihtimaller, olasılıklar...
İnsanı içten içe eriten hain kurgu
Nefes almakla almamak arasında bocalamak
Sesler içinde yalnızlık ve susuzluk
Hava alıp almamak arasında kalmak
Yokuş aşağı durmaya çalışmak,
Frenleri olmayan bir araçta...
Uykusuzluk hat safhada,
Sağır edercesine haykırışlar
Yıldızlar göle inmiş sere serpe
Yakamozlar eşlik ediyor
Kafayı kurcalayan kuşku
Acabalar kol geziyor,
Beynimin en ücra köşelerinde...
Tadını çıkaramadığım sıcaklık
Kahvenin rengi deniz mavisi Gözlerimde kor alevler
Umut...
Kayboluşlarda çaresizlik
Umut...
Yüzyılın bilinmez hazineleri gibi
Paramparça duygular
Tebessüm görünümlü bulutlar
Korku tünelindeki gerilim
Ilık bir esinti yanaklarımda
İçimi kemiren senaryolar
Uçmak, uçup uzaklaşma hissi
Geçmeyen daraltı
Sıkıntı boğazımda
Derin iç çekişler
Huzur...
Bir avuç, bir tutam huzur,
Soğuk suyun yüzdeki serinliği
Telaşlarımda kırıklar,
Saatin gel git sesleri
Alçılı duvarlarda izler
Bıçağın parlayan yansıması
Kulaklarımda anlamsız uğultu
Boş odada yankılanan sessizlik
Manevi ainin ritüeli göz kapaklarımda
Dalından düşen kurumuş yaprak
Kalbimin hoyratça serzenişi
Uzaklardan gelen siren sesi
Kimin nerede okuduğu kaçıncı dua
Tabloda ki dağın engin zirvesi
Bariz hissedilen yosun kokusu
Karmakarışık düşünceler
Biraz biraz yaklaşan tatlı uyku
Herşeyin sona ermesi, kapanan gözler...
Uyanık.
02 Eylül 2017
Eylül
Eylül ne güzel bir ay, ne güzel bir isim, ne güzel bir hüzün...
Eylül de yağmur ılık, havası ılık, sevdası ılık,,,
Eylül umut dolu, hayat dolu, beklenti dolu,,,
Eylül de kayboluş , varoluş , yokoluş var,,,
Uyanık.
İstemek
Sesler içinde sessizliği özlemek,
Sessizlikte bir sesi özlemek gibi...
Gülüşlerde içtenliği samimiyeti görmek,
Samini tek bir gülüşü görmek istemek gibi...
Uyanık.
Yangın
İçten içe yangın...
Bu ahenkle esen rüzgar, saf beyaz bulutlar ve toprak kokusu sadece birşey eksik en önemlisi de o...
Uyanık.
Sebep
Sebep çok ama ayrıca sebep yok,,, bakana göre ne çok değişir bu durum...
Birçok insanın bakış açısı farklı bunu kimse inkar edemez kesinkle, bazen belli noktalarda uzlaşır insanlar birbirleriyle. Kabullenirler durumu çok rahatsıt etmeyince kendilerini. İşin garip yanı ise insanın kendi kendisiyle çelişmesidir. Bir gün sevdiği bir başka gün nefret ettiğine dönüşebiliyor maalesef...
Uyanık.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)