12 Şubat 2020

Keşke



Keşke zamanı geri almak mümkün olsa...
Keşke güneş birkaç sefer daha az saklanmış olsa dağların ardına.
Birkaç saat, birkaç gün, belki birkaç yıl ihtiyacımız olan.
Bulutları salsak gökyüzüne bir daha bakmasak kaybolmasalar hiç ordan,
Ama mavi gökyüzünü de görsek, güneşide, yağmuruda, karıda, geceyide...
Hiç doğmamış olmak mümkün olsa keşke, hiç nefes almadan vazgeçebilmek bu dünyadan...
Yok olup gitmek, gün yerine sığınmak ağaçların dallarına, karlı ovalara,
Süzülsek bir kuşun kanadında, uzansak ruhumuzun varoşlarına,
Yansak hiç bitmeyecek yangınlarla birlikte, sonra kül olup sönsek, yok olsak...
Böylelikle huzuru bulsak hiç kırılmadan, hiç kimseyi beklemeden,
Kimsenin dünyasını karanlıkta bırakmadan, hayalini yıkmadan.
Kimsenin, hiç kimsenin...
Fark bile edilmeden göçüp gitmek, sessizce hıçkırarak,
Ruhumuzu dolduran nağmelerin eşliğinde
Sözlerimizle, sitemlerimizle...

Uyanık.

Hiç yorum yok: