28 Mart 2017
Melodi
Melodinin istisnasız insan ruhuna direk etkisi vardır.
Hüzünleri dağıttığın da olur artırdığında
Mutluluğuna katkıda olan da olur azaltan da...
Uyanık.
Yer çekimi
Yer çekimi gerçeğini kabul etmek gerekiyor, yere düşerken tutacak birileri yoksa eğer...
Kendi başına başaramazsın ayakta durmayı, elbet gün gelir ayağın takılır bir çıkıntıya
Hep bir set hep bir taş hep bir engel vardır hayatında seni düşürmek için hazır bekleyen
Mesele düşmekte değil aslında o kaçınılmaz oluyor ya kaldıracak bir el uzanmazsa işte yandığının resmidir...
Uyanık.
27 Mart 2017
Benliğim.
Sana dair kitaplar okudum içimde her satırını ezberlediğim sayfa sayfa,
Binlerce cilt edindim içimde taşmaya yüz tutmuş duygularım seni tanıdıkça
Ben hiç dikenleriyle mücade etmedim çiçeklerin ellerimi kanatsalarda
Gönlüme konmuş kuşların şarkılarıyla dinledim seni gül kokularının yanında...
Uyanık.
24 Mart 2017
Mavi
En sevdiğim renklerdendir Mavi.
Uzun maratonun sonundaki zafer çizgisinin mutluluğudur mavi
Yaz ayında hafif çiseleyen yağmurun oluşturduğu gökkuşağıdır mavi
Dalında tomurcuk olmuş bir gülün kokularıyla birlikte açmasıdır mavi
Mavi aşktır,
İçten gelen duyguların anlamıdır mavi
En yoğun yaşanan sevgi hissidir mavi
Herşeyi gözden çıkartabilecek güçtür mavi
Mavi hasrettir,
Nazar boncuğudur mavi,
Duadır, teslimiyettir kabulleniştir mavi,
İlgidir eksilmeyen yüreklerden mavi,
Varoluştur, ilahi bir temanın rengidir mavi,
Şevkattir anne sıcaklığında,
Güvendir hiç bir yerde bulunamayan
Sonsuz özveridir boşluğu doldurulamayan
Candır, karşılıksız adayıştır uğruna verilen
Huzurdur mavi,
Gökyüzünün özgürlüğüdür süzülüşlerinde
Denizlerin büyüklüğüdür kaybolan ufuklarında
Ahenktir mavi her tonunda farklı
Kara gözlü birini sevmektir gibidir mavi
Pembe düşler gibi hayal kurmaktır mavi
Yosunların çimenlerin renginde uçmaktır mavi
Papatyaların yapraklarında kokmaktır mavi
Güneşin batışında ki her renktir mavi
Güneşin doğuşundaki renkler gibi.
Yürekleri dağlayan
İçi yanmaktır mavi
Ulaşamamaktır mavi
Gidememektir mavi
Yağmurda sırılsıklam ıslanmanın hazzıdır mavi,
Şeffaf taneciklerin arasında kalmaktır mavi
Her damlada yüreginin serinlemesidir mavi
Leylaklar, sümbüller, zambaklar, erguvanlar içinde nefessiz kalmaktır mavi
Mavi özlemdir, umuttur, cesarettir
Gökyüzünde süzülen köşeli bir uçurtmadır mavi,
Dinlediğin bir şarkının hissettiğin büyülü notasıdır mavi,
Okuduğun bir kitabın altın sayfaları, ipek harfleridir mavi,
Müziğin ritminde kendinden geçtiğin danslardır mavi,
Bazen hüzündür...
Yoldur mavi
Koyudur rengi ayrılığın
Koyu mavidir
Yine de mavidir
Ve...
Bazen de noktadır mavi,
Ayrılıktır, sondur, bitiştir mavi,
Bir cümlenin, bir kitabın, bir şarkının sonudur mavi,
Bir günün, bir yılın, bir yaşamın sonudur mavi,
Vedadır mavi en güzel tonunda...
Uyanık.
23 Mart 2017
Sarhoş
Geceler sırdaştır herkese ve benim yoldaşım sokak lambaları,
Yıldızlar hissiz mi sanırsın sen, hep göz kırpar hasret akşamları
Rüzgarlar yine sarhoş ben sarhoş benliğim sarhoş yollar da dolanır
Terkedip giderken maziye sen o güzel yaşanmışlıkları...
Uyanık.
21 Mart 2017
20 Mart 2017
Mecburiyet
Tekrar almak mecburiyet dahilinde olmamış olsa,
Nefesini vermeye niyeti olmayan insanlar var maalesef...
O kadar erinen o kadar üşengeç ve bir o kadar vurdum duymaz.
Uyanık.
Nefesini vermeye niyeti olmayan insanlar var maalesef...
O kadar erinen o kadar üşengeç ve bir o kadar vurdum duymaz.
Uyanık.
19 Mart 2017
Doğrular
Kimse kimseyi kandıramaz, ancak kanmak isteyen buna müsade ederse başka tabii
Bazen insanlar dogrularla yüzleşmek yerine yalanlarla yaşamayı tercih ederler.
Çünkü bazı doğrular kabullenemeyecek kadar hüzünlüdür...
Uyanık.
18 Mart 2017
Gizliden
Birgün tüm doğrular ortaya çıkacaktır.
Dünya bu denge üzerine yaratılmıştır...
İnsanların arkasından iş yapmak kolaydır,
Gizliden, saklıdan, hiç kimse bilmeden.
Vicdan vardır tek engel onu yenersen
Geriye kandıramayacağın kimse kalmamıştır...
Uyanık.
Kaçmak
Kaçmak lazım ama uzaklar yetmez
Kaçamaz insan içinden nereye giderse gitsin
Uzaklaşamaz düşündüklerinden
Hayallerinden umutlarından
Kaçamaz
Kafesleri kıramaz..
Uyanık.
17 Mart 2017
Çay
Ben çay alırım sabah, uygun olan da budur bence... hatta mümkün olsa köz ateşinde demlenmiş bir çay olmasını isterim.
Uykunun dirhem dirhem açıldığını hissederek yudumlamak çayı bir de keyifli düşünceler varsa akılda daha ne olsun...
Uyanık.
16 Mart 2017
Karşı tepeler
Her gün olmasa da yılın büyük bir çoğunluğunda güneşin karanlık gökyüzünü siyahtan laciverte geçişini sonra tezat renklerin harmanlanıp kızıla ve sarıya dönderdiğini, ardından mavinin her çeşit tonunu karşımda sıraladığına şahit oluyorum. Güneşin karşı ki tepelerden merhaba demesi, günün bize neler getireceğinin bilinmezliğinde uykumu açar, elime aldığım kahve kupasını yudumlarım. Balkonun kanatlı penceresinden serin ve temiz havayı hissederim, mevsimin kış olmadığı zamanlarda. Bazen bir kumru eşlik eder bana 3. kata kadar gelen agacın dallarından. Bazende sokak köpeklerinin organize halinde koşuşturmalarını izlerim. Uzaklarda yanan sokak lambalarını seyrederim ve aydınlattığı yolları, kaldırımları ve aydınlatabildiği kadar menzilinde olan ağaçları. Uzaklarda derken aslında yürüme mesafelerinde hepsi. Bazen hava aydınlık iken yürüdüğümden biliyorum o yolları sakindir, az kullanılan yollardır.
Severim yalnızlığı, sessizliği. Zaman daha yavaş ilerler sanki bu saatlerde. Uyurken çok çabuk sabah olduğuna hepimiz aşinayız sonuçta. O yüzden geceler daha uzun gelir uyumadan bekleyenlere...
Derler ki güneşin doğuşuna şahit olmayanların batışındaki romantizmi görmesi beklenemezmiş. Öyle doğuşu derken soğuk beton yığınlarının, düzensiz tepeleme çöreklenmiş binaların üzerinden değil tabi ki. Doğada olanı diyorum ben. İnsan eli değmemiş, çimenlerin ayak izlerini taşımadığı en küçük bi esintide ağaçlardaki tüm yaprakların yanısıra yerlerdeki tüm otların bile özgürce dalgalandığı, temiz havanın bir annenin yavrusunu sevmesi gibi, şevkatle yüzünü okşadığı gibi tenimizde hissettiğimiz, toprak kokusunun rengarenk açmış çiçeklerin kokularıyla bütünleştiği ovalardan bahsediyorum mesela ve alabildiğince gökyüzünün en geniş haliyle görünebildiği yerlerden. Daha en koyu siyahın içerisinde parlayan yıldızları seyrederken dağların üzerinde renk değiştiren gökyüzünün o inanılmaz oluşumu etkiler beni.
Sonrası... Sonrası zaten her gün tekrar tekrar yaşanan bir mucize.
Güneş; karşıki tepelerden tam kendini gösterinceye kadar geçen sürede oluşan renk oyunlarıyla birlikte kahveyle açılmış bir zihnin; sessizlik, sakinlik ve huzuru yaşaması hiç de yadırganacak bir oluşum değildir bana göre. Gözlerin gördüğü manzaraya odaklanmışken aklının kaç bin kilometre dolaştığını fark edemez bile insan. Birde hep aynı güneşin aynı gökyüzünün altında farklı yerlerde olması da farklı bir etki uyandırmadığını inkar edemem. Yıllarca benim bu oluşumlara ilgim, alakam değişmedi ve hiç değişmeyecekte.
Uyanık.
15 Mart 2017
Rekabet
Her durumda, her şartta yarışır insan ama mutlaka rakibin bile karakterli olanını seçmelisin...
Hile ile iş yapan,
Kim olursa olsun seni aldatan,
Vicdanında insanlık bulunmayan
Kimseyle aynı yolda bulunma...
Uyanık.
Hedefler
Hedeflerini küçük seçen insanları da yadırgamamak lazım.
Herkesin cesareti, imkanları, şartları aynı olmayabilir...
Herşeyden önce istemeli,
İçinden buna kalkışmalı,
Hevesli olmalı ve
Kesinlikle bir hedefi olmalı
Hedef seçebilmeli
Hedef seçmeye sebepleri olmalı
Hayata bağlanmalı
Yaşamalı
Yaşatmalı...
Uyanık.
14 Mart 2017
Geceler
Uyuduğum zaman sabahın çok çabuk olduğuna hep şahit olmuşumdur ama geceleri zaman daha yavaş ilerler uyumayanlar bunu daha iyi bilir...
En güzel düşüncelerin mimarıdır gece vakitleri
Kendi benliğinin resmini görmeni sağlar gece vakitleri...
Uyanık.
11 Mart 2017
Papatyalar
Ölümsüzdür sarı papatyalar,
Bakmayın yapraklarının kopartılmalarına,
Siz, aldığınız nefesin kıymetini bilin.
Her bir yaprağında ayrı bir heyecan
Kokusu etkiler her insanı, her seveni
Siz, sevdiklerinizle mutluluğun kıymetini bilin.
Renkleri sıcacık, sevecen, candan,
Umut taşır, aşk çiçeğidir huzur verir
Siz yokluk çekmeden varlığın kıymetini bilin.
Uyanık.
09 Mart 2017
Sevenlerin...
Mutlu olmayı her adımda sağlayabilmek de bence ayrı bir meziyet bu zamanda. Mesela en güzellerinden birisi; yardım edebilmek ihtiyacı olan insanlara. Hoş; bu zamanda yardım edilecek insan sayısı da pek fazla değil ya neyse :) E olduğu kadar diyelim hayat bu :) Şaka bi yana benim çevremde hep mükemmel insanlar oldu,,, aslında,,, hmmmmm,,, yani,,, bazen,,, gerçek şu ki hep mükemmel olmadı ama çoğunlukla işte :))
Konumuzu dağıtmadan devam edeyim ben, nihayetinde insan sevdiklerine yardım edebilmenin mutluluğunu hep taşır. Taşımalı da... Yardımcı olabilmenin de bazı şartları var tabiki. Önce bu gücü içinde hissetmek. Bunu hissetmekte iyi bir lütuf sayılır elbet. İyi niyetli olmak hep bana rabbena mantığı gütmemek işte insalığın bir lütfudur gerçekten.
Herkes bunu hissetmez... Hazırcı olur bazıları ama yardım etmeyene de yardım etmezler mantığı gelişir hep içimizde. Kısaca karşılıklı oluyor duygu ve düşünceler. Hep bir tarafa aktarılsa yükler bunun adına da enayilik denir. Kimse de bunu fazla çekmez zannımca. Yani insanlar arasında gücü paylaşmalı bana göre... Öyle güç deyince kollarda ki fizik gücüde önemli değildir iş yapabilmenin kuvvet dengesine etkisi filan diye bilimsel bir açıklama da yapabilirdim ama gerek yok ne gücü kastettiğim anlaşıldı mutlaka :)
Meziyetli olmak, insanın el becerisinin olması, mantık çerçevesinde çözümler bulmak da bir yetenek ama yardımsever olmak yetenekle bağdaşlaştırılamaz mutlaka... Bu; içten gelen bir önsezi diyelim, kabiliyet diyelim, taksirat diyelim, yada domates, biber diyelim ki ne dersek diyelim adının bir anlamı yok bunun. Bu; vicdanla insanlıkla betimlenecektir bana göre...
Samimiyet herşeyin baş kökeni, kalpten gelen, severek, isteyerek, huzurla yapılan yardım herkesi mutlu eder bence. Yada ben öyle gördüm çevremden. Şükür ki hep iyi niyetli kişilerle karşılaştık buda ayrı bi şans. Verilmiş sadaka, ana, baba duası artık geriye ne denirse ondan...
Ben kendi ihtiyaçlarımdan çok sevdiklerime yardım edebilmenin mutluluğunu hissedeyim de boşver kendi ihtiyaçlarımı mantığındayım... Nasılsa bir şekilde hallolup gidiyor işler ve insan, kendi işini görmekten çok birisine; özellikle bir sevdiğine yardım etmenin o tarifsiz duygusunu hissedebildimi, işte o zaman yaşadığının farkına varıyor kanımca...
Şu bir gerçek ki hakeden insana yardımı da esirgemeyeceksin, sonuçta gerçek sevenlerini hep el üstünde tutacaksın ben bunu bilirim. Karşılık beklemeyince işte gerçek dost, arkadaş burda belli oluyor. Sen nasılsan karşındaki de öyle oluyor. Ayna misali bu durum sen gülersen, gülen bir yüz görüyorsun... Sen neşeliysen neşe katıyorsun, senin hüznün seni etkilediği gibi karşındakini de etkiliyor... Etkilemeli de gerçekten.
Sen merhem olabiliyorsan sana da merhem olurlar... İlahi adaletin tecellisi bu yönde kimse inkar edemez bunu... E bir şekilde senin merhem olamadığın yada sana merhem olamayanlar da zamanla uzaklaşıyor hayatından. Kalanlar ve kaldıkların yetiyor aslında. Süper güçlerin yok ki, herkese de yetemezsin. O yüzden kimseye kötü bakmamak, kötü dememek lazım kimse de sana yetemez sonuçta. Kalanlara bakınca Allah eksikliklenrini göstermesin mükemmel insanlar. Bazen mesafeler bazen hayat şartları bazen yaşam mücadelesi ve nihayetinde gidenler oluyor tabii hayatından, senin de gittiklerin oluyor istemeden haliyle...
Hayat bu... Şartlar bunu gerektiriyor ne yapalım. Kimseye kızmaya gerek yok kimsenin de bize kızmasına dayanamayız sonuçta. İğneyi kendimize çuvaldızı başkasına batırmayalım adaletli olmak şart mutlaka.
Sevgi ve muhabbetle...
Uyanık.
Anlatılamıyor
Anlatılmaz birşey bu, beni benden eden ve görünen kısmın haricinde içimde kopan fırtınalar...
Karşı çıkamıyor insan bazı şeylere ...
Ümitsizlik de değil hani ama belirsizlikle kaplı her yer.
Bunaltıcı bi hal almış durumda oluyor insan...
Sanki parçalı bulutların yağmaya meyilli olup olmadığının anlaşılmaması gibi.
Kıtlık içinde kalmış gibi yağmalanıyor içim.
Bu kaosu çözmeli insan... huzur gerekli.
Sesini duyuyorum bi yerlerden ama nerde olduğunu bilmiyorum.
Nerdesin ki ?
Sesin var ama göremiyorum.
Ayak seslerini duyuyorum hatta nereye gittiğini bilmeden.
Belkiler kol geziyor şuanda acabalarla birleşip voltalıyorlar aklımın en orta yerinde.
İhtimaller o kadar çok ki çözülmemiş cinayetlerin dosyası gibi...
Mutluyum ama umudum olduğu sürece
Umutluyum çünkü ihtimallerin gerçekleşmesi var ortamda
O ayak sesleri gelecek, ellerini ellerimde hissedeceğim sanki
Sesin yanıbaşımda gibi
Görmeden sarılabilmeyi başarıyorum
Aslına dokunmadan hissetmeyi başarıyorum burda
Sesinde varlığını biliyorum
Oluşunu nefes alışını.
Gözlerini kırpışlarında ki rüzgarı biliyorum
Her kipriğini sayabiliyorum kapalı gözlerimle.
Sayfalarca yazsam anlatamam hissiyatımı
Nabzımın hızlanması, başımı heyecan sarması
Yıkılan bir binanın bir anda yeniden oluşması gibi bir mucize
Kaybetmiş bir ordunun yeniden ayağa kalması gibi bir mucize
Kırılan bir camın yeniden yerinde olması gibi bir mucize
Anlamı büyük mucizelerin katmerlenmesini yaşıyorum
Umduklarım haricinde ummadıklarımla karşı karşıyayım
Anlatamıyorum ki halimi...
Uyanık.
08 Mart 2017
Kadınlarımız...
Ne çok konusu geçiyor kadınlar gününün ve vir çok insanın bu günü yanlış değerlendirdiği zaten ortada.
Farkındalık olsun, çalışan kadınların halleri, zorlukları ve çalışmaktan ayrı olarak hayatta ki zorlukları, mecburiyetleri, yaşama şartları anlaşılması adına bir gün olduğunun idrak edilmesi gerek. Ama sanki sevgililer günü gibi, bir doğum günü gibi idrak edenler de mevcut tabiki maalesef...
Çok birşey demeden kısa ve öz olarak kadınların hem hayatımızda hem çalışma alanlarında vazgeçilmezimiz olduğunu herkesin kabul etmesi gerek. Merhametli, vicdanlı ve duyarlı insanların annelerine davrandıkları gibi kadınlara değer vermeliler vermek mecburiyetindeler ve çalışan emekçi kadınlara bu değer katlanmalı kesinlikle...
Uyanık.
07 Mart 2017
Vefasız
Vefasız olmak da bir karakter tanımına girer,
En çok da insanı üzen
Verdiğin değerin karşılığını görememektir
Önemsenmemektir,
Umursanmamaktır.
Bu içten yıkar insanı
Parçalarına ayırır.
Uyanık.
06 Mart 2017
Boşver
Günler geçtikçe boşveriyor insan bazı şeylere
Saati boşveriyor zamanı hiçe sayıyor umrunda olmuyor
Varlığına ulaşamadığı şeyler yüzünden karamsarlaşıyor
Oysa mutlu olacak o kadar çok olay var ki hayatta
Ama bir an, bir his, yetiyor da artıyor hüzünlenmeye...
Uyanık.
05 Mart 2017
Belki...
Belki farklı bir yolda kaldı gönlün ama unutma ki sen, kendi yolunda da gönlünü rahatlıkla taşıyabilirsin...
Bunca zaman taşıdığın gibi bundan sonra da taşıyacağın gibi...
Uyanık.
03 Mart 2017
Veda
Daha geri de dönme bu gidişin son olsun,
Her gelişinde getirdiğin umutları da götür,
Boş birkaç parça kalacak elinde eminim
Yine de hüzünlerin senden uzak olsun...
Uyanık.
Bıkmak
Bıkmak
Kestirip atmak bi anda herşeyi,
Kaçabilir mi bi insan duygularından ?
Korkak ve cesaretsiz kişilerin harcıdır kaçmak
O da bir eylem sonuçta...
Bunu yapabilmek
Başarabilmek
İradeli olmak
Gerçekten istediğini yapabilmek
Ne mutlu kararlarının arkasında duranlara
Ne mutlu ne istediğini bilenlere...
Uyanık.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)