Kandırmıyor muyuz sanki kendimizi her defasında, hemde kimsenin kandırmadığı kadar,
Severken akıp giden zamanın özlerken takılıp kalmasına hepimiz şahit olmadık mı ?
Uykunun birçok kişi için bir kaçış, bir huzur, bir kurtuluş olduğunu kim inkar edebilir ki ?
Solmayan yapma çiçekleri koklamak gibi sahte dünyanın içinde hapsolmuş hissetmiyor muyuz ?
Fırtınalar, seller, depremler neden oluyor sanki onca minik bedenin cansız yatmasına, üzülmüyor muyuz ?
Ulaşamadığın yıldızlara bakarken kahvenin sessiz çığlıkları yankılanmıyor mu kulaklarımızda ?
Binlerce hayalin, binlerce umudun artık hiç bir anlam taşımadığını görmüyor muyuz mezarlıklarda ?
Huzurun, huzura ihtiyaç duyduğu, sevginin, sevgiye hasret kaldığı günleri yaşamıyor muyuz sanki ?
Duygular hüsran,
düşünceler karışık,
kaldırımlar sessiz,
gece ıssız,
biraz hasret,
biraz özlem,
yine de umutlu
yine de sevgi doluyuz,
olabildiği kadar...
Uyanık.
düşünceler karışık,
kaldırımlar sessiz,
gece ıssız,
biraz hasret,
biraz özlem,
yine de umutlu
yine de sevgi doluyuz,
olabildiği kadar...
Uyanık.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder