22 Haziran 2020

Hayat



Hayat her anlamda sınırlar içerisinde devam ediyor ve herşey kendi kabında ve bencilliğinde büyüyor... Bir çiçek; saksı içerisinde büyüyebildiği kadar büyür sonuçta. İnsan da aynıdır, kendi kabuğunda gördüğü, bildiği, duyduğu, hissettiği kadardır insan... Kendini geliştirme çabasına girmemişse bir adım ileri gidemeyecektir. Yeni bir yol keşfetmek gibi değil çünkü bu bazı durumlarda uzun zaman alır, bazıları yerinde kalır. Huy dedikleri de budur. Bazı insanlar değişmez, değişemez,,, Ne verirsen ver almaz beyinler, yine bildiğini okur yine bencilliğinde kaybolur. 

Aslında herşey seninle, benimle ilgili değildir. Hayat bir şekilde devam ediyor, tüm dünya sensiz de bensiz de gayet güzel dönüyor olabileceğini düşünmek lazım. İnsan ancak varlığıyla yokluğu çabucak hissedilecek, varlığı bir lütuf, yokluğu ise büyük bir eksiklik olacak ise işte o zaman yaşama fark kat demektir. O nu da yine diğer insanlardan ayrıldığı için farklı diyorum yoksa dünyada ki bir çok insan iki nesil sonra tarikte varlığı bile anlaşılmayacak nasılsa...
Ancak ki,,, ancak diyorum insanoğlu alışmaya meyillidir ve unutmak doğasında vardır. Bugün sen varsan var bir çok insan. Sen güldüğün için gülüyorlar sen baktığın için bakıyorlar ve sen sevdiğin için seviyorlar. Yani herşey öylesine gibi... Sen elini çektiğinde dünya çarkının boş kalan dişlileri ne çabuk doluyor, insanlar ne çabuk alışıyorlar bu eksikliğe, ne çabuk dolduruyorlar yerini tahmin bile edemezsin.

Saygılarımla.

Uyanık.

Hiç yorum yok: