24 Mayıs 2020

Dua



Yağmur gibi mutluluğu da yavaştan hissetmeli. Herşeyden, herkesfen uzak gökyüzüne bakarak doğanın bana sunduğu huzurun sesine yürek kesilerek.
Yalnızlık...
Içimde ki bir ses ufak bir balkonun sınırları içlerinde kucak dolusu karanlığa haykırıyor sessizce. Dejavu hissediyorum bilmem kaçıncı kez. Bundan şikayetçi değilim elbet bu huzuru her defasında içime sindirmekten inanılmaz keyif alıyorum. Yine yanıp sönen ışıklar kendilerince sabaha kadar sürecek eğlenceye devam ediyorlar. Huzurumu bir yudum daha aldığım kahveyle perçinliyorum. Gün içinde yağan yağmurdan geriye serin bir hava kaldı sadece. Belli belirsiz ıslak kalmış köşe bucaklar da sabaha kuruyacaktır elbette.
Acaba, belkide, keşke kelimelerinin kuşattığı cümleler soru işaretleriyle dolaşıyor düşüncelerimde. Suskunum ve sessizliğin melodisi yine aynı ritimde...
Ne güzel şey, kendimi olmak istediğim yerde hayal etmek. Peki sadece ben miydim orada olmayı isteyen ?
Bilemediğim, bilemeyeceğim soruların cevaplarıyla içmeye devam ediyorum kahvemi. Özenle büyüttüğüm çiçeklerin kokularını hissetim gizli bahçemde, güneşe karşı bankta oturmuş eşsiz manzarayı seyrediyoruz haberin olmadan. Aynı gökyüzünü paylaştığımız ancak bilemediğim gerçekleşmemiş hayallerine  uzanıyoruz. En azından ben bu şekilde olduğumu düşünüyorum.
Bundan önce ki binlerce gecede yolladığım dualara yenisini ekliyorum. 
Iyi geceler tatlı rüyalar derken günün nihayi sonunu belirlemiş oluyorum.

Sevgilerimle.

Uyanık.

Hiç yorum yok: